Camilerimizin tuvaletleri pis. Üzgünüz, ama bunu birilerinin söylemesi gerekiyordu artık. Bin bir türlü ayak kokusunun sindiği halılarından daha evvel bahseden çok oldu ama cami tuvaletlerindeki ‘durum’ hakkında pek kimse konuşmadı. Bunun ‘içimize atmak’tan başka bir izahı da yok sanırım. Niye içimize atıyoruz, bir söyler misiniz?
19 Ağustos 2010 Perşembe
Semanur Sönmez Yaman (Gazeteci-Yazar) : Cami tuvaletleri için bütçe ayrılmalı
Cami tuvaletlerinin durumu içler acısı. Söz konusu “kadınlar için ayrılmış cami tuvaletleri” olunca, bakımsızlığa bağlı sorunlarla birlikte ortaya vahim bir tablo çıkıyor. Çok büyük camileri bir kenara bırakırsak, büyük kentlerdeki küçük camilerde, Anadolu’nun hemen bütün camilerinde “temiz ve bakımlı tuvalet bulmak neredeyse imkânsız. Bulursak da büyük bir şaşkınlık yaşıyoruz zaten. Tatile çıktığımda namaz molası verdiğimiz Anadolu camilerini, zihnimde tuvaletlerinin temizlik durumlarına göre tasnif ediyorum. Bir sonraki yıl o camiler kafamda tuvaletleriyle birlikte şekilleniyor ne yazık ki.
Bu sadece camilere has bir durum da değil. Umumi tuvalet kullanımı konusunda Türkiye kesinlikle bir üçüncü dünya ülkesi. Temizlik-titizlik sadece evlere hapsolmuş algılar. Bunun da ancak eğitimle aşılabileceğine inanıyorum.
Özellikle çocuklara “tuvalet alışkanlığı” kazandırılırken, “tuvalet temizliği” eğitimi de verilmesi şart. Tuvaletlerin durumu, bunun devlet eliyle, ilköğretim okullarında zorunlu olarak öğretilmesi gerektiğini gösteriyor.
Okullara “tuvalet nasıl kullanılır, nasıl bırakılmalı, klozetin doğru kullanımı, taharet ve tuvalet hijyeni” eğitimi verilen dersler konulmalı. Bu derslere Türkçe-Matematik dersleri kadar önem verdiğimizde cami tuvaletlerinden gelen kokular da değişmeye başlar diye düşünüyorum.
Bakımsız cami tuvaletlerinin tamiri, sabun-tuvalet kağıdı-kâğıt havlu vb. gibi giderleri için ayrı bir bütçe ayrılması da, “temiz kullanma-temiz bırakma” alışkanlığının daha çabuk kazanılmasına yardımcı olacaktır inşallah.